Bir danışmanlık firmasının vizyonunu sizinle paylaşmak isterim.

"Kalite amaçtır, eğitim kişileri bu amaca ulaşmak için gerekli araçları verir."

 

Evet bu vizyon çok anlamlıydı. Ama eğitimin zaman maliyetini düşündüğümde şirketlerin bir çıkmaz içerisinde olduğunu görüyorum. Acaba bu eğitimler hafta sonlarında mı yapılmalı , yoksa hafta içi akşam mesai çıkışında mı gerçekleştirilmeli?

 

Bunların haricinde alternatif bir program var mıydı? Bu konuyu derinlemesine müzakere ettiğimde aklımdaki her senaryonun artı ve eksilerle dolu olduğun gördüm. Bu bağlamda Benjamin Franklin metodu kullanacağım.Yani kafamdaki her eğitim senaryosunun artı ve eksilerini masaya yatıracağım. Hangisinin eksileri az veya artıları fazla ise o model uygulanabilecek en ideal modeldir.

 

Öncelikle bugün Türkiye'de mevcut iş eğitimlerinin düzenleniş biçimlerini düşündüm. Bunlar:

 

1-Hafta sonu eğitimi (Cumartesi ve Pazar 10.00-17.00 gibi)

 

Öncelikle bu eğitim programı iş akışını bozmayacaktır. Çünkü Türkiye'deki mevcut iş dünyasının önemli kısmı hafta içi beş gün mesai yapmaktadır. Dolayısıyla iş akışı bu eğitim programından olumsuz etkilenmez. Potansiyel müşteri kaybı olmayacaktır. Personel tam mesaisine devam edip potansiyel müşterileri şirkete kazandıracaktır. Mevcut müşteri siparişleri düzenli olarak karşılanmaya devam edecektir. Nihai olarak bu noktada eğitim programı iş akışı karşısında nötr bir pozisyon görevindedir.

 

Hafta sonu eğitim programlarının eksilerine gelince; öncelikle çalışan personelin geçmiş olan haftayı değerlendirme ve bu değerlendirme sonucunda mevcut hatalardan ders almak ve dezavantajları avantaj durumuna çevirmek gibi önemli bir değerlendirmeden uzaklaştırmaktadır. Diğer taraftan personel hafta içi yogun bir çalışma mesaisi geçirmiştir. Hafta sonunu eşi ile çocukları veya sevdikleri ile geçirmek en doğal hakkıdır. Çünkü personel hafta sonunu sevdikleri ile beraber olduğunda, vaktini onlarla geçirdiğinde sonraki hafta için motivasyonu kuvvetlenip verimi artacaktır. Zannediyorum bu nokta tartışma götürmeyecek kadar açıktır.

 

2-Hafta içi akşam eğitim programı:

 

Bu eğitim programı mesai çıkışında yapılacağından hafta sonunu personel kendini özel ihtiyaçları noktasında değerlendirebilme fırsatını yakalayacaktır. Bugün tüm dünyada verimli olunabilecek azami çalışma saati sekiz saattir. Sekiz saat sonucunda personelin çalıştırılması durumunda yaptığı işe olan marjinal katkısı sıfıra yaklaşmakta ve belli bir saatten sonra negatif değerler almaktadır. Bu noktada insan zihnini bir çay bardağı şeklinde tahayyül edelim. Çay bardağının dolmasını dışardan gelen etkiye karşı beyinin algı ve tepkisi şeklinde değerlendirelim. İnsan zihni bütün gün çalışıp yorgun düştüğünden çay bardağı dolu seviyeye yaklaşmıştır. Bu noktadan sonra verilecek eğitime (etki) karşı personelin algısı (tepki) sınırlı kalacaktır. Diğer bir ifade ile eğitim programının motivasyondaki daralmadan da etkilenerek personele ciddi bir katkısı olmayacaktır.

 

Geçenlerde basit bir çalışma yaptım. Denek olarak mali sektör ile doğrudan ilgili 5 temel meslek aldım. Deneklerin yaşları 30 ve üzeri. Bu meslekler İ.M.K.B. hisse senetleri piyasasında görev yapan brokerlar, bankaların şube görevlileri , ithalatçı firmaların idarecileri, muhasebeciler ve fon yöneticileri. Çıkan sonuçları sizinle paylaşmak istiyorum. Mali sektörde çalışanların yaklaşık % 40'ı evli ve cocuk sahibidir. Yine yaklaşık % 30'u çocuksuz evlilerdir. Ve kalan % 30 'sı ise evli olmayanlardır. Şimdi toplamda % 70 inin çıplak gözle görülebilecek anlamda sorumluluk sahibi olduğunu düşündüğümüzde mesai sonrası zaman sürecinde zihinleri kerhen dahi olsa sorumluluk beslediği kişilere kayacaktır. Motivasyon noktasında kişi sıkıntı çekecektir.Nihai olarak verilecek eğitimde istenilen amaç tam olarak sağlanamayacaktır.

 

Bu noktada eğitim planlamasını somut bir noktaya çekelim. Bir eğitim programı seçelim:

 

"Telefon da % 100 müşteri memnuniyetinin sağlanması"

 

Bu eğitim programı yaklaşık 8 saat ile 10 saat arasında verilemektedir. Eğer hafta içi aksam yapılsa günde 2,5 saat eğitim verilse 4 günlük bir eğitimi kapsar. Eğer hafta sonu verilse; saat 10.00-17.00 arası günde 5 saat eğitim verilerek 2 günde tamamlanır.

 

Peki kendimize soruyoruz!!!!

 

Eğitimcinin , işverenin , personelin birlikte memnun kaldığı bir eğitim zamanlaması var mı?

 

Arkadaşlar maalesef yok.

 

Peki en ideal eğitim zamanlaması nasıl olmalıdır?

 

Düşüncemiz 1 hafta boyunca mesai saatlerinin % 25'inin yani iki saatinin eğitime ayrılması.

 

Örnek şirketimizin mesai saatlerinin 08:30 - 17:30 arasında olduğunu düşünelim.

 

Bu şirket 1 hafta süresince 08:30 - 10:30 arasını eğitime ayıracaktır.

 

Böylece günde iki saat 5 günde 10 saat ile eğitim tamamlanacaktır.

 

Bu zaman aralığı için düşündüğümüz de:

 

1- Eğitimcinin veriminin azami noktada olduğu zaman aralığıdır.

 

2- Eğitim alacak personelin algı katsayısının en yüksek olduğu saatlerdir.

 

3- Mevcut müşterilerin o gün gerçekleşecek siparişleri kendilerine eski düzende olduğu gibi ulaştırılacaktır.

 

4- Yeni müşterilerin kazanılması için ideal olan saatler yine satış kadrosunun elinde olacaktır.

 

5- İşveren eğitim süresi boyunca bir ciro kaybına uğramamakla birlikte eğitim sonrasında personelin müşteri ilişkileri değişecek ve bu orta vadede şirket veya şirketlerin ciro ve kar marjlarını arttıracaktır.

 

6- Personel işverenin özel saatlerine saygı duydugunu görüp işe olan katkısı artacaktır.

 

Bu noktada karşılaşılabilecek sorunlardan en önemlisi ise; mevcut müşterilerin 08:30 - 10:30 arası siparişlerinin nasıl karşılanacağıdır.

 

Bu noktada benim düşüncem son dönemde Türkiye'de de önemli bir pazar kazanan kısa dönemli eleman sağlayan danışmanlık şirketleri. Düşünsenize 1 hafta için eğitilmiş 2 personel çok düşük maliyetle işinizi görür.

 

Üstad F.Scott Fitzgerald bu noktada söylediği veciz söz zannederim bu eğitim konferanslarının önemini bir kez daha düşünmeye bizi yöneltmektedir.

 

"Hiçbir büyük fikir, bir konferansta ortaya çıkmamıştır. Ancak birçok aptal fikir orada ölmüştür."

 

 

 

Sedat DİNÇER Ekonomist - Mali Analist

 

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

 

 

(Yazar hakkında: 1976 doğumlu, İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunudur Para ve Sermaye Piyasalarında Yatırım Uzman asistanlığı ve danışmanlık yaptı. Halen İnterdekor Şirketler Topluluğu yönetim merkezinde Krediler-Finansman-Risk yönetimi departmanında Mali Analist olarak görev yapmaktadır.)

occonsbanner17